Çarşamba, Nisan 09, 2008

23 Nisan geliyorrr..

çınar :)defne :)

çocuklar sınıf olarak 23 nisan için bir gösteri hazırlıyorlarmış. gösteride neler yapacaklarını anne babalara söylememeleri gerekiyormuş, sürprizmiş :) ancak ben bütün gün gösteri şarkısını iki ayrı telden dinlemekten helak oldum o ayrı :) hatta çınar gündelik olayları da şarkıya dahil ederek yeni soundlar ve yeni sözler hazırlıyor, mesela bugün mutfakta dolma için harç hazırlarken kıymaya gözünü dikerek, içinde atatürk'ün, 23 nisanın, kıymanın ve mutfak dolaplarının geçtiği yeni bir şarkı yazdı.. herneyse, bu gösteri için kızların prenses olacağı erkeklerin şişman dev kılığına gireceğini söylemişti öğretmen. bunun için kıyafet göndermemizi istedi, ben de geçen yıl görsem'in düğününde giydikleri elbiselerini -hala oluyor mu acaba diye denettirip, sıkış sıkış da olsa içine girebildiklerini görünce, bu işten de yırttık diye- gönderdim. dün bir not yazmış öğretmen, bütün kızlar ya gelinlik ya tuvalet tarzı şeyler giyecekler, defne'yle çınar'ın elbiseleri sanki biraz sönük kaldı, bu elbiseler de olur ama isterseniz yeni bir kıyafet gönderin.. diye, kızları almaya gittiğimde de okulun müdürü gönderilen kıyafetlerden örnekler gösterdi, gerçekten de minyatür gelinlikler ya da tuvaletler gördüm, şaşırdım. sanırım daha evvel bu tür kıyafetler dikkatimi çekmediğindendi bu şaşkınlık. orada bir gelinlikten karış hesabıyla ölçü alıp eve gelince de başladım bizimkilere tuvalet dikmeye :P. ilk defne'nin ki bitip de denemek için giydirdiğimde çınar, anne benimkine kol da ör dedi :) yazın ne yapacağız bilmiyorum, kolları olmayan şeyleri giymeyi kesinlikle redediyor :) bu elbiseye ikna etmesi için de öğretmeninden yardım istemeyi düşünüyorum..

..

bunun yanında ben hala birşeyler hazırlamakla meşgulum. bütün gün ya birşeyler dikiyor ya da ne diksem diye düşünüyorum :) bu zaman içerisinde farkettim ki kızlar bensizken çok güzel oynamaya başladılar, daha doğrusu bensiz de vakit geçirmeye.. odanın bir köşesinde otururken, birbirleriyle konuşmalarını dinlemek, çınaaar bana şunu uzatır mısın dediğimde, hayır anne, defne bana çay hazırlıyor gelemem demesi filan çok tatlı..

yuteğlla (nutella)

tabi bensizken o kadar masumca sadece evcilik oynamıyorlar :) nutellayı aşırıp kaşıklamak, aa naptınız dediğimde şirin şirin sırıtmak, parti yapıyoruz anne deyip kumaş parçalarını toplayıp evin heryerine saçmak... çınar özellikle parti ve doğum gününe takmış durumda, kendilerinin ne zaman doğumgünü olacağını günde on kez sorup bir yandan da hergüne anane, dede, görsem.. diye uzayan listeler yaparak listedeki kişilerin gıyabında doğumgünü partileri düzenliyor. hediyeler hazırlıyor.. balonlar her daim bütün odalarda asılı zaten. bir de bana yardım ediyorlar :)

kalıp böyle çıkarılır..

defne iki gecedir parmağını emmeden uyuyor.. defne'nin genizeti ameliyatını 25 şubatta yaptırmıştık. ilk zamanlar uyumasında, nefes alışında bir değişiklik yoktu ama gün içerisinde her zamanki gibi yorulmuyor ve daha aktifti. şimdi gece uyumaları da düzene girdi, derin ve sessiz uykular başladı. parmağını battaniyesi olmadan emmez, battaniye de iki gündür kirli sepetinde deyip geçiştiriyorum yatarken, o da önemsemiyor, tavşanına ya da lampisine sarılıp uyuyor. bu bizim için çok sevindirici birşey ama sevinmek için erken bu tip durumlarda, bakalım ne olacak..

bir kaç ay evvel kızlarda barbie ve spiderman takıntısı başlamıştı. erkeklere spiderman kızlara barbie diye şartlanıp, birkaç gece üstüste anne bizim yanımızda durur musun yatarken, örümcekadam gelirse onu kovar mısın filan diye söyleyince, okul idaresiyle konuştum. barbielere karşı takıklığım her zaman vardı da bu örümcek adam da nerden çıktı deyip panik anne vaziyetinde okula diğer öğrencilerin bu tür kostümlerle ya da oyuncaklarını getirmelerine yasak koyabilirler mi diye sordum, veli toplantısında da mevzuyu açıp, çocuklar o barbi kadınlarına özenip 10 yaşında diyete ya da spiderman e özenip dördüncü kattan atlamaya kalkıyorlar diye diğer velilerin de gözünü korkutabilir miyim acaba diye hamlelerde bulundum. ancak pedagogun söylemesiyle defne'ye ameliyat sonrası bir barbie almaya söz verdim. tanıyıp bıkmaları, aşırıya kaçmadan bilmelerinde sakınca yokmuş. gerçekten de her gördükleri barbie yazan şeyi isteyen kızlarım artık pek umursamıyorlar. ama pembe, pırıltılı ve sarışın olan şeyler hala ilgilerini çekiyor :)

yeşil..turuncu damlalar..
bayan hippo handmade..düğme..

başka başkaaa.. işte sanıyorum hazırladıklarım bir haftaya kadar bitecek ya da öyle umuyorum. ondan sonra gidişata göre herşey yeniden şekillenecek.

sabah sabah okula gidiyoruz..

son fotolar güneşli bir sabaha uyandığımızda aydınlığı fırsat bilerek çektiklerim. eskisi gibi makineyi görünce kaçmıyorlar artık.. hatta poz veriyorlar :)

okula gidiyoruz, güneşten faydalanıp foto çektiriyoruz :)

Pazartesi, Mart 31, 2008

hazırlıklar..

bootyyeşil&sarıbearpatchred

kısa kısa..

fil ve fareler

makinem tamir oldu en nihayet. haksızlık etmeyeceğim diğer makine de benim için bir tecrübe oldu, aklımda kalan bir kaç şeyi dikmek için kurtarıcım oldu (sağol selda)..

biz neler yapıyoruz?;
kızlar okula gidip geliyorlar, yeni 23 nisan gösterisi için hazırlıktalar yine. daha sömestr gösterisinin şarkısı dilimizdeyken yeni bir gösteri yeni heyecan oldu onlarda. eve gelen not kağıdında tuvalet tipi elbise giymeleri istenmiş, ona göre hazırlık yapın diyor.. kızlarsa uzun elbise giymeyi (hatta elbise giymeyi) reddiyorlar, nasıl ikna edeceğim bilmiyorum. bu yüzden elbiseleri dikme hazırlıklarına da başlayamadım.

ağaç, bulut, ot, böcek..kalp..
patates baskı..çiçek

öğleye kadar yuvaya gittiklerinden, öğleden sonra vakit geçirmek için mutlaka (ismail'in deyimiyle) evi beyabur :) ediyoruz. kış bitti, ilk bahar geldi çalışmamız, kağıtlara desenler çizip boyadıktan ve 'şöyle şöyle düzgün, tam çizgilerin üstünden' kestikten sonra ahşap mandallara yapıştırdık ve odalarında perdeye, tüle, pervazdan aşağıya sarkıttığımız ipe tutturduk.. şimdi hasretle yazı bekliyoruz ama yaz için henüz ne yapacağımızı bilmiyoruz :)patates baskıları, ip baskıları banyo günümüze denk getirdiğimiz çalışmalar, zira akabinde yıkanmak şart oluyor saç diplerine kadar boyaya bulandıkları düşünülecek olursa.

mektup arkadaşlığımektup arkadaşları resmi - Defne

çocuksevgisi'de yılbaşında başlatılan mektup kardeşliği uygulamasına biz de katılmıştık. defne'nin almanya'da açelya adında, çınar'ın de marmaris'de göktürk adında bir mektup kardeşi var artık. başlarda mektubun ne manaya geldiğini pek idrak edemediklerinden anlamadılar ama yazdı(rdı)kları mektuplara cevaplar gelince çok çok mutlu oldular. şimdi her mektup sonrası hevesle mektup arkadaşlarına resimler yapıp, zarflar süslüyoruz.

mart başında bursa kitap fuarı vardı. gittik, gördük, kitaplar alıp döndük. tubitak yayınlarını yine tek geçiyorum. hem fiyat açısından hem de içerik açısından. çınar, kendi seçtiği "küçük tavşan ile küçük kaplumbağa teşekkür etmeyi öğreniyor"u çok sevdi. kitabın içinde sorulan birkaç bilmece ile, bilmece nedir onu da öğrenmiş oldular. defne'nin seçtiği "ben bir ördek olsaydım" da defne'nin favorisi oldu ama ben o kadar beğenmedim :).. aldığımız diğer "ayı bozo" serisinden iki kitap hem çizimleri hem de içeriği açısından çok güzel, işte onları hem ben hem kızlar çok beğendik. tubitak'ın erken çocukluk kitaplığından "çiftlikte", "deniz kıyısında" ve "dinazor" da tavsiye edebileceğim kitaplardan.

kitapayı bozo

ben de almayı ertelediğim ama merakla beklediğim harry potter'ın 7. ve son kitabını da okumuş oldum. benim gibi harry potter serisini, çok satanlar da diye okumayı reddedenler varsa vefantastik kitaplardan hoşlanıyorlarsa bencehiç durmayın. ilk altı kitabını onbeş günde okuduğumu düşünecek olursak gerçekten sürükleyici..

kokkuşşaa..lola'yı giydirdik..

charlie&lola sevdamızı bilen bilir. bu yüzden onlarla ilgili her zaman yapacak birşeyler buluyoruz. lola'yı giydirmek ve lola'nın yatağının başucundaki mobili biz de evde yaptık. yapmak isteyenler olursa buradan faydalandık..

ben neler yaptım;
bol bol düşündüm :P arada da dikiş diktim. oyuncaklar ve ilk patchwork (kırkyama) denememi yaptım. bir arkadaşım doğum yapacak onun bebeğine alt açma bezi olarak burada örneği verilen kırkyamayı denedim -bu arada patchwork gerçekten zor işmiş-. fil şeklindeki yastık da onunla biraz uyumlu. fareler mollychicken'dan, yapması kesinlikle çok zevkli ve kolay.. çanta ise patikle uyumlu, yeni gelecek bebeğin ablası için :)

..üç kuyruk..

ben şu sıralar bir hazırlık içerisindeyim. yaptığım ve yapacağım birkaç ürünü satmak istiyorum. ne kadar muvaffak olurum bilemem ama böyle birşeyin heyecanı bile çok güzel. evde diktiklerimi artık koyacak yer bulamıyorum, hediye hediye de bi yere kadar:P yaklaşık 10 gündür hazırlanıyorum daha da sürecek gibi. acelem yok :)

son olarak bayanhippoyla marifetteyzeyi birleştirdim. hayırlı olsun :)

Çarşamba, Mart 26, 2008

merhaba..

farelerII
burayı güncellemek için geldim ama sadece fotoğrafları yüklemek iki saat sürdü. umarım yarın bir aksilik olmaz da yeni diktiklerimden bahsedebilirim. ayrıca bırakılan yorumlara cevap da yazabilirim.

ziyaret ettiğiniz için teşekkürler..

Perşembe, Şubat 14, 2008

örgü-dikiş ortaya karışık..

bir önceki postun bir yorumunda ve gelen maillerde bu minik dikiş makinesinin performansı soruldu. genel olarak bir cevap yazmak istedim. makine orta kalınlıktaki pamuklu kumaşları dikebilir, ancak bir etek fermuarı dikmekte zorlanır belki de dikemez, denemedim. astar, saten yani kaygan kumaşların dikimi zor olur. sülfile yapamıyor. büyükçe bir kumaşın orta kısmına dikiş geçilecekse iğnenin sağındaki boşluk çok dar olduğundan bu da mümkün olmayabilir. velhasıl çok basit işler için ekstra olarak bu makine düşünülebilinir.




şu sıra kızlarım hasta, haftaya defne genizeti ameliyatı olacak bir de, onun için fotoları flickr'a geçirdim fakat bir türlü buraya aktaramadım. geçtiğimiz zamanda bu patikleri yaptım (daha evvel de denemiştim). net üzerinde bu patikler çok meşhur hatta bir grubu bile var. heather bailey adındaki bir kadın bu patiklerin mucidi ve ondan esinlenen bir-çok kişi harikalar yaratmış, hatta işi ticarete dökmüş :)..

patiğin üzerindeki papatyaları nasıl yaptığıma gelince, ben anlatmayayım burada uzuun uzun anlatmış işin yaratıcısı.


bir ara örgüye fena halde sardığımda evde neyi görsem ben bunu örerim, valla bunu da örerim, amaaan n'olacak onu ben bile örerim diye gezinir olmuştum. bu piglet de örerimlerden bir deneme. winnie ile eyore da vardı ama onların oyuntusu fazla olduğundan başka bahara erteledim örmeyi :P

örgü patikse yine internette rastlayıp aha ben bunu da örerim deyip başladığım bir model. ancak ufak bir problem var, ben yaptığım birşeyden (örgüde) ikincisini yaparken çok zorlanıyorum, özellikle sayıp da not almamışsam, bunda da öyle olduğundan diğer eşini yapmak için üç kez uğraştım, üçüncüde de olmayınca boşverdim. o yüzden bu patiğin dünyada bir eşi daha yok :P

son olarak, birkaç tane mail ve birkaç arkadaşımın dediğine göre son eklediğim postlardaki fotoğraflar görünmüyormuş. son zamanlarda flickr'ı kullanmaya başladım fotolarımı arşivlemek için. flick'ın bazı hizmetlerine tıpkı wordpress ve zaman zaman youtube a uygulanan t.c. kanunu engeli konmuş bu veya bazı firmalarda uygulanan filtre uygulamasına takıldığından görünmüyor olabilir.